SEO Stratejileriniz Markalaşma Odaklı Olmalı

Google markalara her zaman farklı davranır, bu yüzden SEO stratejileriniz markalaşma odaklı olmalıdır.

Az sayıda backlink yardımıyla SERP’de çok iyi sıralama alırlar. Google kurallarına aykırı davrandıklarında ceza alırlar ama birkaç gün veya hafta sonra eski sıralamalara geri dönerler.

2015 yılında Türkiye’nin en çok ziyaret edilen ulusal haber sitesi yöneticileri ile SEO pozisyonu için yaptığımız bir iş görüşmesinde toplantıda bulunan bir SEO uzmanının söylediği bir cümle aslında konuyu özetliyor.

Referanslar kısmında kendimize ait bir projede aranma hacmi, rekabet oranı çok yüksek bir anahtar kelimede Google 1.sıraya nasıl geçtiğimizi sorduklarında detaya girmeden izah ettim bu noktada SEO uzmanı söyle demişti ‘‘biz şimdi basit bir içerikle aynı anahtar kelime’de bir içerik yayınlasak 15 dakika sonra 1.sıradayız’’.

Kesinlikle öyle…

Marka karşısında tüm SEO stratejileri anlamsızdır, tüm kurallar geçersizdir.

Markalara Google her şeyde ve her zaman öncelik, özgürlük tanır.

Peki, küçük işletmeler için aynı şey geçerli mi?

Tabii ki, hayır. Kat be kat daha fazla backlink almalı, SEO’na daha fazla yatırım yapmalı. Asla birinci sayfa görme şansı yok. Hiçbir zaman.

Ceza aldığında kurtulma şansı yok, ceza kalksa bile…

2019 yılında Google algoritmasındaki‘‘Medic Update’’ ve ‘‘ Core (Çekirdek)’’güncellemesiyle bu durum daha da belirginleşti, daha da hızlandı.

SEO uyumlu içerik dahil, otoriter, güvenilir içerik üreten pek çok site çöpe dönüşürken, alakasız ve sadece içerik olsun diye üretilen markalara ait sayfalar SERP’ı kapattı. Tek özellikleri marka olmalarıydı.

2020 yılının eşiğinde bulunduğumuz şu zamanda markanın önünde durabilecek bir SEO stratejisi yok. 2020 yılında büyük markalar SERP’de ilk sıraları kapatacaklar küçük işletmeler karanlıkta kalacaklar. Bugün bile aslında durum böyle.

Peki neden böyle?

İşte cevabı…

SERP (arama motoru sonuç sayfaları) Hızla Değişiyor.

Google algoritmasını sürekli güncelliyor. Yılda binlerce kez, oldukça fazla.

Fakat bizim odaklanmamız gereken şey Google algoritma güncellemeleri olmamalı.

SERP arayüzü değişiklik nedenleri ve etkileri aynı zamanda kullanıcı davranışını da değiştiriyor.

Örneğin , featured snippets son yıllarda yükselişte.

Bundan dolayı son yıllarda SEO uzmanları kendi sitelerinde yaygın şekilde kullanıyorlar.

Featured snippets

 

Geçtiğimiz yıllarda featured snippets özelliğini kullanan neredeyse tüm SEO blogları yükselişe geçti ve sadece bu sayede rakiplerini geride bıraktılar.

Moz bu şekilde iki yıl içerisinde %5.5 ila %16 yükseliş yakaladığını belirledi. Ama bununla birlikte yakın bir geçmişte birkaç gün içerisinde featured snippets’in sağladığı trafikte %10 düşüş olduğunu belirledi.

O zaman sorun ne, ne oldu?

Bilgi panelleri (the knowledge panels)  yeni başlayanlar için görünürlükte artış sağladı. Daha önce ‘‘ Grafik Tasarım’’ anahtar kelimesindeki içerikler featured snippets’’ de’ iken  şimdi bilgi paneline geçti.

SERP Bilgi Paneli

Aynı şekilde alakalı aramalarda bu panele geçti. Hatta ‘‘Gezi’’ araması bile sizin konuyu daha iyi anlamanızı sağlar.

Moz aynı zamanda featured snippet ile 1.sıraya girmeden bilgi panelinden %30 artış aldığını belirledi.

Peki, o zaman ne oldu?

Google kullanıcıların kaynağı görüntülemek için tıklamayı gerektirmeden başka insanların içeriği ile arama sorgularına cevap vermeye çalışıyor.

Google’da ‘‘Gezi’’ anahtar kelimesinde yaptığımız arama sonuçlarında bir zamanlar gezi ile alakalı bloglar veya siteler yer alırken artık Google içeriği direkt SERP’e taşıyor.

Ve bütün bu sıralamalar büyük markalara veya Wikipedia tarzı sitelere ayrılıyor.

Kısacası bu şu anlama geliyor SERP’de işe yarayacak sıralamalar büyük markalar arasında paylaştırılıyor.

Artık insanlar bilgiyi görmek için sıralamalardaki linklere tıklamaya gerek duymayacaklar ve sadece bir tane marka bilgi panelinde yükseltilecek.

Dikkat: Yükselen siz olmayacaksınız tabii ki.

İlerleyen süreçlerde insanlar gün geçtikçe arama sonuçlarına daha az tıklayacaklar. Şuanda %60/40 lara inmiş durumda.

Google aramalarının sadece %60’ı tıklamayla sonuçlanır. Geri kalan %40 ‘‘sıfırıncı’’ sıraya gider. Şimdi bu oranın %50 olmasını bekliyorlar muhtemelen.

Küçük balıklar büyük denizde yüzmeye çalışırken bir kötü haber daha…

Google kullanıcıların sorununu tıklamadan çözmek için ‘‘Bilgi Paneli (Knowledge Graph)’’ni devreye sokar ve tabii ki yine burada büyük markalar sıralanır.

Kısaca, bu şu anlama gelir, daha az trafik ve tıklama, daha önemlisi ise, daha az organik satış.

Marka Bilinirliği Tıklama Almak İçin Kritik Önem Taşıyor

İsterseniz hemen birlikte basit bir test yapalım…

Her hangi bir sektörle alakalı uzun kuyruklu bir anahtar kelimede arama yapalım ve SERP’i inceleyelim.

Ne görüyorsunuz?

Markalar

Defacto, Armut, Bulurum, Hatta Hürriyet

Marka bilinirliği çok büyük bir güçtür. Google’ın en üst sıralarına yükselmeye yetecek kadar güçlü. Bir ürünü daha pahalıya satacak kadar güçlü.

Biz bunun karşısında duramayız maalesef, çünkü biz alışkanlıkların yaratıklarıyız.

Biz bildiğimizi, güvendiğimizi ve konforlu olanı yaparız.

Örneğin, Nielsen araştırması küresel tüketicilerin yeni ürün almak istediklerinde tanıdık markaları tercih etme olasılığının çok daha yüksek olduğunu ortaya koyar.

Tüketicilerin yaklaşık %60 ila 65’i yeni bir ürün almak istediklerinde farklı bir marka tercih etmek yerine tanıdık markayı tercih ederler.

Örneğin, ‘‘basketbol ayakkabısı’’ araması yaparak Google Adwords reklamlarına bakalım.

SERP

Hangisini satın almak istersiniz? Büyük bir ihtimalle Nike.

Çünkü tanıdık marka ve yüksek kalitede basketbol ayakkabısı üretiyor. Dahası NBA dünyasının kralları bunları giyiniyor.

Nike giydin ya, şampiyonsun artık adamım.

Şampiyonun ayakkabısı ucuz olmaz ve bu yüzden çok yüksek ihtimalle ilk önce Nike tıkladın.

Güven, alışverişte en önemli faktörlerden birisidir. Ve bu organik arama sonuçları için de geçerlidir.

Arama sonuçlarında güvendiğinize, bildiğinize tıklarsınız. İşte bu da bizi markalaşmaya getirir.

Örneğin Google SERP’de şuna bakalım [web sitesi SEO]:

Görsel olarak içerik aynı.

Bu sıralamadaki tıklamalar alt sıradakilere gidecek:

Marka bilinirliği.

Bu sıralamada en popüler, bilinen kaynak sizin için Google mi? Tıklamayı onlar alacak. Google’in içeriği kalitesi olmasa bile tıklamayı onlar alacak ( bu iyi bir şey değil).

Search Engine Land ve Survey Monkey tarafından bir araştırma yapılmış. 400 müşteriye aynı soruyu sormuşlar.

Arama motorları sonuç sayfalarında tıklamanızı sağlayan şey nedir?

Onarın verilerine göre %70’i  “bilinen satıcı” bilinirlik demiş.

Yüksek marka bilinirliği, yüksek trafik, yüksek trafik, yüksek satış. Bu kadar basit.

SERP CTR (Tıklama Oranı) Sıralamayı Belirler.

Artık Google 1.sıraya yükselmek bir şey ifade etmiyor.

Şunu rahatlıkla söyleye bilirim, tarihi SERP tıklama oranı grafiği artık hikaye. Hani diyorduk ya 1.sıradaki tıklamaların %30-40’ını alır, artık öyle bir şey yok.

Yukarıda bahsettiğim istatistiklerin artık bir anlamı yok.

Eğer işletmenizi hiç kimse bilmiyorsa %30-40 organik trafik asla alamazsınız. İçeriğiniz harika olabilir, bunun önemi yok, çünkü siz hiç kimsesiniz. Kimse size şans vermez.

SERP (CTR) tıklama oranları hiç olmadığından daha önemli hale geliyor. Backlink, içerik ve her şeyden daha önemli.

Sıralamaları artık SERP tıklamaları belirleyecek.

Son 2 yıldır yazdığım tüm makalelerde bunu vurguluyorum.

SEO uzmanlarının çoğu hala Google’da yükselmek için en önemli 2 faktör olarak içerik ve backlink’i göstermekteler.

Bence önemine göre sıralama değişeli 2 yıl oldu, yani;

  • SERP tıklama oranları
  • Marka Bilinirliği
  • İçerik
  • Backlink

Moz’dan Rand Fishkin’in dediği gibi

Rand Fishkin

Gerçekten Google arama sorgularını izleyerek, kullanıcıların hangi içeriği tercih ettiklerini belirliyor.

Google 1.sıradaki içerik tıklama almıyor mu? Google’a göre demek ki bu içerik 1.sırada olmayı hak etmiyor.

Çok tıklama aslında Google’da yükselmeyi sağlar.

WordStream data şöyle bir analiz yapmış, bir web sitesinin ne kadar çok sayfası arama sonuçlarından organik trafik alırsa büyük ihtimalle Google’ sıralamalarında o kadar yükselir.

Ama yeterince marka bilinirliğiniz yoksa insanlar tıklamadan içeriğinizi göremezler. Aslında ne kadar harika bir içeriği kaçırdıklarının farkında değiller.

Daha kötüsü hiçbir zaman göremeyecekler.

Maalesef organik tıklamaların çoğu içerik uzunluğuna değil markanın gücüne gider.

Yukarıda bahsettiğim şeyin aynısı online satış için de geçerlidir.

Marka bilinirliği satın alma ihtimalini 3,5 kat arttırır.

İçerikleriniz için atacağınız başlıklar, meta açıklamalar CTR (tıklama oranı)nı arttırmaya yardımcı olabilir.

Sınırları zorlayarak tıklamaya teşvik edecek, jenerik başlıklar atmanız tıklama oranını %1-2 arttırabilir.

SEO Stratejileri

Ama maalesef büyük patlama için yeterli değil.

Ufak değişikler büyük sonuçlar yaratmaz.

Eğer sitenizde yapacağınız ufak tefek değişiklikler sonuç getiriyor olsaydı inanın böyle bir makale yazmazdım.

Aynı şekilde A/B testleri vs işe yaramaz.

Çok büyük değişiklikler sonuç getirir.

Bugün artık markalaşmak SEO açısından kullanıla bilecek en önemli kriter.

SEO stratejilerinde markalaşmaya odaklanmak yüksek kaliteli trafik, Google’da yükselme ve tabii ki yüksek dönüşüm sağlayacak.

Küçük işletmeler için marka bilinirliğini arttırmanın en ucuz yolu sosyal medya reklamları, özellikle Facebook.

Özellikle marka bilinirliğini arttıracak video reklamları bedava gibi bir şey. 300-500 TL lik Facebook reklamlarıyla birkaç milyona erişe bilirsiniz.

Günlük 40-50 TL lik Facebook reklamlarıyla ortalama 2000-3000 trafik alma şansınız var.

Marka bilinirliği oluştura bileceğiniz en ucuz yöntem sosyal medya platformlarıdır.

Sosyal medyayı yeni içeriklerinizin trafik alması için kullanabilirsiniz. Markalaşma yolunda atabileceğiniz en basit ve ucuz adım.

Markalaşma işletmeniz için yapabileceğiniz en iyi yatırımdır. Ama etkisi beklentiyi karşılamaya bilir.

Fakat organik trafik arttığında ve marka güçlendiğinde bu yatırımı daha önce yapmadığınız için pişman olacaksınız.

Sonuç

Google markalara geçmişten beri ayrıcalık tanır.

Bu ayrıcalık Google algoritmasında yapılan güncellemelerde daha fazla artar.

Google markalaşmak isteyenleri sever ve destekler.

Bu yüzen geçmişten beri önemini arttıran markalaşma SEO stratejilerinin en başında gelir.

Marka bilinirliği tüketicilerin daha fazla tıklamasını ve alışveriş yapmasını sağlar.

Bu aynı zamanda bildiğimiz klasik CTR grafiğinin artık çöp olduğu anlamına gelir.

Marka’nın gücü satış getirir.

Bu makalede somut şekilde gördüğümüz gibi Google’ın algoritmasında yaptığı tüm güncellemeler markaların işine yaramıştır, buradan yola çıkarak küçük işletmelerin markalaşma odaklı SEO’a bütçe ayırmaları gerektiği açıkça görülmektedir.

 

Yazar |2019-10-06T21:00:37+00:0009.08.2019|

Yorum Yap